Giresun Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi’nden Dr. Öğr. Üyesi Ayla Hendekçi’nin yürüttüğü “Hizmet Sektörü Çalışanlarının Yaşadığı Sağlık Sorunları ve Sağlıklı Yaşam Biçimi Davranışları” adlı çalışma, Doğu Karadeniz Bölgesi’nde bir ilçe merkezinde Aralık 2019 ile Şubat 2020 arasında gerçekleştirildi. Araştırmaya, küme örnekleme yöntemiyle belirlenen 102 çalışan katıldı.
ARAŞTIRMA DEMOGRAFİK VERİLERİ VE ÇALIŞMA KOŞULLARI
- Katılımcıların ortalama yaşı 34,6, iş deneyimi ise yaklaşık 9,85 yıl olarak belirlendi.
- Katılımcıların %69,6’sını erkekler, %30,4’ünü kadınlar oluştururken; %76,5’inin evli olduğu kaydedildi.
- Eğitim düzeyinde, çalışanların %54,9’unun lise mezunu olduğu ortaya çıktı.
- Çalışanların %95,1’i gündüz vardiyasında çalışırken, %61,8’i günde 8 saatten az mesai yapıyor.
- İş yükünü yoğun algılayan oran %63,7 iken, çalışanların %84,3’ü genel olarak işlerinden memnun olduklarını ifade etti.
SAĞLIK DURUMU VE KARŞILAŞILAN SORUNLAR
Araştırmanın bulgularına göre, hizmet sektörü çalışanlarının %75,5’i sağlık durumlarını iyi olarak değerlendiriyor; ancak, %93,1’i kronik hastalık yaşamadığını belirtmesine rağmen, %49’u sigara kullanıyor ve %46,1’i aşırı kilolu. Çalışanların %70,6’sı stres, %68,6’sı ise yorgunluk şikayeti verirken, %39,2’si moral bozukluğu ve %18,6’sı tükenmişlik hissi yaşadığını bildirdi. Ayrıca, serbest zamanlarını değerlendirme konusunda %35,3, iş dışı aktivitelere zaman ayıramama nedeniyle %34,3, uykusuzluk çekme ve %25,5 oranında çalışma hayatıyla ilgili diğer sorunlar gözlemlendi.
SAĞLIKLI YAŞAM BİÇİMİ VE İŞ ORTAMININ ÖNEMİ
Araştırma, çalışanların sağlıklı yaşam biçimi davranışlarının orta düzeyde olduğunu ortaya koydu. Özellikle, fiziksel aktiviteye yeterli zaman ayrılmaması, stres, yorgunluk ve aşırı kilonun sağlık üzerinde olumsuz etkileri olduğu belirtildi. Bu durum, iş memnuniyeti ile sağlık arasında pozitif bir ilişki olduğunu ve çalışma ortamlarının iyileştirilmesinin gerekliliğini gözler önüne seriyor.
Halk sağlığı hemşirelerinin, hizmet sektörü çalışanlarının sağlıklı davranışlar kazanmasına destek olmaları, meslek hastalıklarının, iş kazalarının, sağlıklı beslenme ve fiziksel aktivite eksikliğinin önüne geçebilmek için multidisipliner çalışmaların artırılması gerektiği vurgulanıyor. Kanıta dayalı araştırmaların yaygınlaştırılması, toplum sağlığının korunması açısından büyük önem taşıyor.
Bilimin Kamusal İletişimi (bil-ki), TÜBİTAK 1001, proje no: 123KO63 – Muhabir: Sinem Kaya