Giresun'un Melikli köyünde yaşayan Makine Mühendisi Yusuf Çakır, yöredeki bir efsaneden ilham alarak deniz fenerinden sonra bir tekne yapımına başladı. Bu olağanüstü proje, yetenek, hayal gücü ve halkın destekleriyle hayata geçirildi. Çakır, denize uzak bir tepede yükselen deniz fenerinin ardından bir tekne yaparak efsaneyi tamamlamayı amaçladı. Bu ilginç proje, bölgenin coğrafi ve kültürel özelliklerini yansıtan bir simge haline geldi.
Giresun'un Melikli köyünde yaşayan Yusuf Çakır, jeolojik yapıya dikkat çekerek, coğrafyanın geçmişte sular altında olduğuna dair izler bulunduğunu belirtti. Ayrıca yörede yaşayan atalarının tepelere doğru yükselen sisi deniz zannederek yapılan kayıkla denize açılmaya çalıştıkları bir efsaneden bahsetti. Bu efsaneden ilham alarak denize en uzak mesafede bir deniz feneri inşa edildi. Fakat Çakır, deniz fenerinin yanı sıra bir teknenin de orada olması gerektiğini düşünerek kendisi bir projeye başladı.
Yaklaşık 6 ay süren bir çalışmanın ardından teknenin iskeleti tamamlandı ve sonraki aşamada mekanik ve diğer aksamlarının tamamlanması için çalışmalara devam edilmektedir. Çakır, teknenin sadece deniz fenerinin yanında duran bir dekor olmayacağını, işlevsel bir şekilde kullanılabileceğini ifade etti. Projenin tamamlandığında tekneyi denize indirmenin zor olabileceğini düşünmesine rağmen, Karadeniz'in halkı, bu projenin kendine özgü ve değerli olduğunu fark etti. Bu nedenle, tanıdıklardan gelen teklifler üzerine, teknenin nakliye helikopterleriyle taşınabileceği bir fikir önerildi.
Çakır'ın başlarda alay konusu olan ve köyde "tekne mi yapılır" şeklinde eleştirilen projesi, tamamlanan teknenin lüks bir motor yat olmasını sağladı. Fiberden imal edilen tekne, piyasa değeri yaklaşık 3 milyon TL olan bir değere sahip. Projenin başlangıcında insanların güldüğü bu girişim, giderek büyüyecek ve köydeki insanların hayranlıkla izlemesi ve desteklemesiyle etkileyic bir simge halini alacaktır.
Deniz fenerinden sonra proje tamamlandığında, efsanenin tamamlandığı da ifade edildi. İbrahim İlyasoğlu, Giresun'un Batlama Vadisindeki köylülerin bugün yayla olarak kullandığı Çaldağ'ın, geçmişte bir yerleşim yeri olduğunu açıkladı.
Efsaneye göre, köylülerin 500 yıl önce yaşadığı tuz sıkıntısını giderme çabaları başarısız olunca, şehre inme kararı aldıklarını söyledi. Ancak tepelere doğru yükselen sisi deniz sanan köylüler, yapılan kayıkla sisin içine dalıp giderek perişan oldular. Bu efsaneden ilham alarak Çaldağ tepesine bir deniz feneri inşa edildi ve şimdi de efsanenin tamamlayıcısı olan bir tekne yapılıyor. Bu projenin tamamlanması, yöredeki efsaneleri günümüzde olduğu gibi yaşatan bir unsura dönüşüyor.
Gelenek ve efsanelerin yaşatılması önemli bir kültürel mirastır. Bu proje, geçmişteki efsanelerin günümüzde nasıl şekil aldığını ve insanların hayal gücü, yetenekleri ve tutkularıyla nasıl gerçeğe dönüştürüldüğünü gösteren bir örnektir. Bu tür projeler, bir toplumun geçmişine bağlılığını ve kültürünü canlı tutmasını sağlar. Bu nedenle, Giresun'daki bu tekne yapım projesi, halkın kültürel mirasına olan bağlılığını göstermektedir.
Sonuç olarak, Giresun'da gerçekleştirilen deniz feneri ve tekne yapımı projesi, bölgenin coğrafi ve kültürel özelliklerini yansıtan özgün bir girişimdir. Yusuf Çakır'ın yöre efsanelerinden ilham alarak gerçekleştirdiği bu proje, insanların hayal gücünün ve yeteneklerinin sınırlarını zorlamaktadır. Projenin tamamlanmasıyla birlikte, bölgenin kültürel mirası güçlenirken, insanların hayal etme ve gerçekleştirme becerileri de takdir edilmektedir. Bu proje, Karadeniz'in zengin kültürel ve doğal mirasının bir parçasını oluştururken, aynı zamanda turizm potansiyelini artırmaktadır. Deniz feneri ve teknenin tamamlanmasıyla birlikte, bölge halkı ve ziyaretçileri, eşsiz bir deneyim yaşama fırsatı bulacaktır.
Hüseyin
